Etiket: <span>çek</span>

3167 Sayılı Çekle Ödemlerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanunun 10’uncu Maddesi Hükmü Uyarınca Muhatap Bankanın Sorumlu Olduğu Miktar Hakkında Bir İnceleme

1985 yılında yürürlüğe giren 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun1 (kısaca: ÇekK./Çek Kanunu) ile, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun2 (kısaca: TTK.) çeke ilişkin hükümlerine (m. 692-735) ek olarak, çek hakkında birtakım yenilikler öngörülmüş; özellikle de uygulamada büyük sorun oluşturan “karşılıksız çek” olgusu yasal zemine oturtul­muştur.

Detaylı Bilgi

Çekte İbraz Sürelerinin Belirlenmesinde Ölçü Alınan “Yer” Kavramına “De Lege Lata” ve “De Lege Ferenda” Çözüm Önerileri

Çek, niteliği itibariyle paraya eşdeğerde bir kıymetli evrak ve bir ödeme aracı­dır. Bu nedenle çekte vade söz konusu değildir. Çek görüldüğünde ödenir ve buna aykırı herhangi bir kayıt yazılmamış hükmündedir (TTK m.707, f.l). Çek, aynı zamanda bir ibraz senedidir. Çekte, “keşide yeri” ve “ödeme yeri”ne göre belirlenecek olan “ibraz süreleri” bulunmaktadır, ibraz süreleri, bir çekin öden­mek üzere muhataba (bir banka ya da finans kurumu) veya takas odasına ibraz edilmesi gerekli olan sürelerdir.

Detaylı Bilgi

Süresi İçerisinde İbraz Edilmeyen Çekin Hukuki Niteliği

Süresi içerisinde ibraz edilmeyen çekin hukuken nasıl nitelendi­rilmesi gerektiği, başta kıymetli evrak hukuku olmak üzere medeni usul hukuku, borçlar hukuku ve icra ve iflas hukuku açısından birtakım so­nuçları bulunan ve önem arz eden bir konudur.

Detaylı Bilgi

Türk Ticaret Kanunu Tasarısında Kıymetli Evrak Hukuku Kitabında Yapılan Düzenlemeler ve Değişiklik Önerilerimiz

Türk Ticaret Kanunu Tasarısında üzerinde, en az değişiklik yapılan bölüm, “Kıymetli Evrak” kitabı olmuştur. Bu durumun sebebi, TTK’nın kıymetli evraka ilişkin hükümlerinde, 50 yıla yaklaşan uygulamada -çek dışında- değişiklik ihtiyacının ortaya çıkmaması; ayrıca, bu hükümlerin sınır aşan nitelikleri dolayısıyla uluslararası toplumun bir parçasını oluşturmaları nedeniyle tek taraflı değişiklik yapılmasına sıcak bakılmaması olmuştur.

Detaylı Bilgi

Eski Çeklerin Hukuki Niteliği Hakkında Yargıtay Onuncu Ceza Dairesinin Bir Kararı Hakkında Değerlendirme

19.3.1985 tarihli “3167 Sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun^ ‘ ’da, 4814 sayılı Kanunla (özel­likle karşılıksız çek suçuna ilişkin olmak üzere) önemli değişiklikler yapıl­mıştır.

Detaylı Bilgi

Kambiyo Senetlerinden Çeke Dayanarak Yapılan Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yoluyla Takipte Yetkili İcra Daireleri

Kambiyo senetleri, Türk Ticaret Kanunu m. 582’de ifade edildiği üze­re poliçe, bono ve çek olup, İcra ve İflas Kanunu (m. 167-176b) bu senetlere özgü özel bir takip (kambiyo senetlere mahsus takip) usulü kabul etmiştir. Bu çalışmada, kambiyo senetlerinden çeke dayanarak yapılan haciz yoluyla icra takibinde yetkili (olan ve olması gereken) icra daireleri incelenecektir.

Detaylı Bilgi

Çek Kanununda Değişiklik Yapan 4814 Sayılı Kanundan Önce Basılan ya da Bastırılan Çekleri Hukukî Durumu Hakkında Bir Değerlendirme

19.3.1985 tarihli “3167 Sayılı Çekle ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanuni ”da, 4814 sayılı Kanunla (özellikle karşılıksız çek suçuna ilişkin olmak üzere) Önemli değişiklikler yapılmış; gerek uygulamada, gerek öğretide sorun olarak görülen birtakım hususlara “somut düzenleme” getirilerek çözüm bulma yoluna gidilmiştir. Bu kapsamda, 3167 Sayılı ÇekK’nın 3 ncü maddesi kenar başlığı ile birlikte değiştirilmiş ve bir çekte bulunması gereken unsurların neler olduğu (TTK m. 692 ve m. 693 hükümleri yanında) ve bunların çekin geçerliliğine etkileri konularında düzenlemeler yapılmıştır.

Detaylı Bilgi